MENÜ
|
ANA SAYFA
|
AVCILIK
|
AVCILIK KANUNU
|
RESİMLERİM
|
AV RESİMLERİM
|
AVCI RESİMLER
|
ZİYARETÇİ DEFTERİ
|
İLETİŞİM
|
|
|
AV VE YABAN HAYATINI KORUMA YASASI
İçişleri Bakanlığı bünyesinde hazırlanan av, yaban hayatı ve doğal ortamlarına sürdürülebilirlik kazandırarak ülkede büyük bir eksikliği gidermesi beklenen Av ve Yaban Hayatını Koruma Yasa Tasarısı’nda tamamen sürdürülebilir bir avcılık ve yaban hayatı hedefleniyor.
İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Ali Alnar, Resmi Gazete’de halkın bilgisine sunulan tasarının “esas olarak avın düzenlenmesinin yanında, yaban hayatının korunmasını” öngören, kapsamlı ve güncel bir çalışma olduğunu söyledi.
Avcılık Federasyonu ve Biyologlar Derneği, tasarının, sürdürülebilir bir avcılık için atılan olumlu bir adım olduğunu, ancak bazı düzeltmelerin gerektiğini belirtti.
TAK’a tasarı hakkında bilgi veren İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Ali Alnar, Av ve Yaban Hayatını Koruma Yasa Tasarısı’nda, yürürlükten kalkacak olan Av ve Yabani Kuşlar Yasası’nda, temel değişiklikler
getireceğini söyledi. Alnar, avla ilgili tüm konuları görüşecek bir merkezi komite kurulmasını öngören maddenin, yeni çalışmada en önemli unsurlardan biri olduğunu ifade etti. Alnar, ilgili bakanlık ve örgüt temsilcilerinden oluşacak Merkezi Av Komisyonu’nun “karar verici organ” olacağını söyledi.
Tasarıda AB direktiflerinin ve farklı ülkelerdeki uygulamaların da dikkate alındığını anlatan Alnar, “Tamamen sürdürülebilir bir avcılık ve yaban hayatı hedeflenmektedir” dedi.
Yasa tasarısında, Merkezi Av Komisyonu bünyesinde görev alacak yaban hayatın korunması ve kaçak avın önlenmesi amacıyla, “av koruma görevlilerinin” de bulunduğunu kaydeden Müsteşar Ali Alnar, bu görevlilerin kaçak avcılığın önlenmesi için yetkilendirilmiş olacağını belirtti.
Müsteşar Ali Alnar, tasarıda, av eğitim merkezlerinin kurulması, av ruhsatlarının belli bir eğitimden sonra verilmesi, av hayvanlarının restoranlara veya başka bir şekilde satışının disiplin altına alınmasını öngören maddeler bulunduğunu da açıkladı.
Bazı kuş ve hayvanların avının tamamen yasaklanmasının da öngörüldüğüne dikkat çeken Alnar, halk dilinde “Pulya” diye bilinen kuşu ve Muflon’u örnek vererek, bu canlıların “korunması gereken” canlılar arasında olduğu için avlanmasının önüne geçilmesi yönüne gidileceğini ifade etti.
Alnar, yasaya bağlı olarak hayata geçirilecek tüzük ve projelerle, av ve yaban hayatına sürdürülebilirlik kazandırılmaya çalışılacağını ifade etti. Av hayvanlarının özel çiftliklerde yetiştirilmesi ve disiplin altına alınması gibi konuların, hazırlanacak proje ve tüzüklerden biri olduğunu belirtti.
Ali Alnar, tasarının Resmi Gazete’de yayımlanarak halkın bilgisine sunulduğunu ve gelecek olan öneriler doğrultusunda değişikliğe açık olduğunu da ifade etti.
--TÜRKSEVEN: “ÇEVRE, DOĞA VE YABAN HAYAT ADINA OLUMSUZ BİRÇOK UNSUR VAR”--
Tasarıyı, TAK’a değerlendiren Biyologlar Derneği Başkanı Niyazi Türkseven, tasarının, av ve yaban hayvanlarının doğal ortamda varlıklarını sürdürebilmeleri, koruma tedbirlerinin artırılması, yasaya aykırı davrananların cezalandırılması ve avcıların eğitilmesi açısından olumlu unsurlar içerdiğini kaydetti.
KKTC’deki av uygulamasının kontrol altına alınması için yasanın gerekli olduğunu, ancak yasada çevre, doğa ve yaban hayat adına olumsuz birçok unsurun da bulunduğunu ekleyen Türkseven, “Sürdürülebilir bir avcılığın yaratılması için tasarıda bazı değişiklikler yapılması gerekir” dedi.
Türkseven, tasarıda, elçilik mensuplarının kendi ülkelerinde aldıkları av ruhsatlarını kullanarak avlanmalarına izin öngörülmesinin gelecekte tüm yabancılara benzer hakkın tanınmasını doğuracağını, bunun yanında 1 Mart-15 Haziran döneminin birçok kuş türünün üreme dönemi olduğu için, üreme dönemindeki hayvanların etkilenmemesi için söz konusu dönemde doğada köpek gezdirmenin tamamen yasaklanması gerektiğini söyledi.
Tasarıyla doğal ortamların gereği kadar korunmadığını kaydeden Türkseven, pınar, baraj ve göletlere 300 metrelik mesafede avın her zaman için yasak olmasını savunduklarını belirtti.
Türkseven ayrıca, avcılığın bir hırs oyununa dönüşmesine neden olan av hayvanlarının avlanmasıyla ilgili yarışmaları da yasaklayacak maddenin yasaya dâhil edilmesi gerektiğini ifade etti.
--HARPER ORHON: “ZİRAİ İLAÇLAR DA DENETLENMELİ”--
Avcılık Federasyonu Başkanı Harper Orhon ise, av yasasının kendi başına ülkeye sürdürülebilir bir avcılık getiremeyeceğini, ülkenin fiziksel planının da hazırlanması, bunun yanında “zirai ilaçların da denetlenmesi” gerektiğini vurguladı. Orhon ancak tasarıyla sürdürebilir avcılık için “bir adım” atılmış olduğunu söyledi.
Tasarıda bazı değişiklikler yapılması gerektiğini de kaydeden Harper Orhon, avla ilgili tüzük yapma yetkisinin bakanlıkta değil Merkezi Av Komisyonu’nda olması gerektiğini, bunun yanında Merkezi Av Komisyonu’nda Başkan yardımcılığının Avcılık Federasyonu temsilcisine verilmesi ve Avcılık federasyonu üyeliğinin bir artırılması gerektiğini ileri sürdü.
Pınar, baraj ve göletlerdeki sınırlamalara da değinen Orhon, Ağustos ayında verilmesi öngörülen üveyik avında pınarın 150 metre, tüm göletlerin ise her av sezonunda 300 metre etrafında avlanmanın yasaklanması gerektiğini ifade etti.
Orhon kargayla mücadelede ise, araç içinden avlanılmasına müsaade edilmesi, av dönemi dışında da buna izin verilmesi gerektiğini belirtti. Orhon, 2. İnce Av’da karganın avlanabilecek kuş sayısına dâhil edilmemesini istedi.
Artırılan av ruhsatlarının bu yıl için düşürülmesini öneren Orhon, bunun avcılara, avcılardan alınan paranın olumlu kullanıldığını göstermek için uygun bir davranış olacağını, aksi takdirde bazı avcıların ruhsat çıkarmaktan kaçınabileceklerini kaydetti.
|
|
|